• 0/50 Yorum
  • 0Favori

Aramıza Katılın!

Medyland ile binlerce kişiye erişin.

Aramıza Katılın
Bize Katılın

Göz Kapağı Estetiği

Yaş alma, genetik faktörler ve yer çekiminin etkisi sonucunda zaman içinde kişilerin alt ve üst göz kapaklarında bazı değişikliklerin ortaya çıkması olasıdır. Bunun sonucunda kişilerin göz kapakları gerilmeye, göz kapaklarını destekleyen kaslar zayıflamaya, göz kapaklarının altında ve üstünde fazla yağ birikmeye başlar. Kaşlarda sarkma, üst göz kapaklarında düşme ve göz altında torba oluşumu görülür. Deri, kas fazlalığı ve yağ dokularında fıtıklaşma dolayısıyla göz kapaklarında meydana gelen torbalanmalar; kişinin olduğundan daha uykulu, yaşlı ve yorgun görünmesine yol açar. Bunun yanı sıra göz çevresindeki cilt sarkmaları özellikle görüş alanının üst ve dış kısımları başta olmak üzere çevresel görüşün azalmasına da sebep olabilir. 

Bazı kişilerde bu değişikliklerin tamamı bir arada görülürken bazı kişilerde yalnızca torbalanma ya da deri fazlalığı oluşabilir. Deri fazlalıklarının kişinin görmesini etkileyecek boyutta olması kişinin yaşam kalitesini ciddi boyutta etkileyebilir. Göz kapaklarının gençleştirilmesi amacına yönelik olarak gerçekleştirilen göz kapağı estetiği prosedürleri yüzün genel kozmetik duruşunu iyileştirir, daha genç ve canlı bir görünüm elde edilmesini sağlar. Bu olumlu etkisinden dolayı göz kapağı estetiği hem kadınlar hem erkekler arasında sıklıkla başvurulan popüler bir estetik prosedürdür. 

Göz Kapağı Estetiği Nedir?

Göz kapağı estetiği diğer bir deyişle blefaroplasti; göz çevresindeki sarkmış derinin ve fazla kas dokusunun çıkarılması, dokuların gerdirilmesi amacıyla alt ve üst göz kapaklarına uygulanır. Sarkık göz kapaklarının onarılmasının yanı sıra gerek görüldüğü takdirde fazla deri, yağ ve kas alınabilir. Göz kapağı estetiği ameliyatlı ve ameliyatsız prosedürlerle gerçekleştirilir.  Göz kapağı estetiği genellikle kozmetik nedenlerle başvurulan bir prosedür olsa da üst göz kapaklarında oluşan sarkmanın görüşü engellemesi durumunda sağlık açısından bir zorunluluk haline gelebilir.

Cilt normal şartlar altında elastik bir yapıya sahip olsa da yaş almayla birlikte elastikiyet kademeli olarak azalır. Yüzde ortaya çıkan elastikiyet kaybı nedeniyle ilk olarak göz kapaklarında fazla deri toplanır. Bu nedenle yaşlanma belirtilerinin ortaya çıktığı ilk yer göz kapaklarıdır. Bunun sonucunda yaş almaya bağlı olarak göz kapaklarında oluşan değişimler kişinin yorgun, donuk ve olduğundan daha yaşlı bir görünüme sahip olmasına yol açabilir.

Göz kapağı estetiği uygulamalarıyla gözlerin altındaki koyu halkalar, kaz ayakları ve diğer kırışıklıklar giderilemez. Bu tür şikayetler olduğu durumda göz kapağı estetiğinin dolgu enjeksiyonu, alın germe ya da lazerle cilt yenileme prosedürleri ile kombine edilmesi ihtiyacı oluşabilir.

Göz Kapağı Estetiği Kimler İçin Uygundur?

Göz kapağı estetiği genellikle 35 yaş üzerindeki kişilere uygulanan bir prosedür olmakla birlikte kişide genetik yatkınlık nedeniyle bu sorunların görülmesi durumunda göz kapağı estetiği daha erken yaşlarda uygulanabilir. Göz kapağı estetiği;

  • Üst göz kapağında oluşan sarkma nedeniyle görüş kalitesi azalmaya başlayan,
  • Üst göz kapağında kaşın altından göz kapağı çizgisine doğru oluşan sarkma nedeniyle kapak çizgisi belirginliğini kaybeden,
  • Üst göz kapağı normal olarak kabul edilenden daha şişkin bir durumda olan, 
  • Üst göz kapağında çeşitli nedenlerle ortaya çıkan sarkmadan dolayı göz makyajı yapılamayan,
  • Görüş kalitesindeki azalma nedeniyle alnını sürekli olarak yukarıya doğru kaldırma gereksinimi ortaya çıkan kişilere uygulanabilir.

Göz Kapağı Estetiği Çeşitleri Nelerdir?

Göz kapağı estetiği ameliyatlı ve ameliyatsız yöntemlerle uygulanabilir. Ameliyatsız göz kapağı estetiğinde göz kapaklarında herhangi bir kesi yapılmaz ve iz kalmaz. Plazma enerjisi tedavisi ile uygulanan bu yöntemde cildin en üst tabakası olan epidermis buharlaştırılır. Buharlaştırma işleminin ardından kalan cildin kasılmasıyla deri fazlalığı ameliyatsız bir şekilde bölgeden uzaklaştırılmış olur. Prosedür lokal anestezi ya da sedasyon altında gerçekleştirilebilir.

Ameliyatsız göz kapağı estetiği medikal olarak ihtiyaç duyan herkese uygulanabilen bir prosedürdür. Göz kapağında fazla deri olan herkese yapılabilse de ince cilt yapısına sahip olan kişilerde ameliyatsız göz kapağı estetiği ile daha verimli sonuçlar alınabilir. 

Bununla birlikte plazma enerjisi kullanılarak ameliyatsız göz kapağı estetiği; hamilelere, uygulama bölgesinde enfeksiyon ya ad açık yara bulunan kişilere uygulanabilen bir prosedür değildir.

Alt Göz Kapağı Estetiği Ameliyatı Süreci

Üst göz kapağı estetiği prosedürü göz kapağı düşüklüğü ameliyatı olarak da isimlendirilir. Bölgedeki fazla deri ve kas dokusu kesilip çıkarılır. Ameliyat izinin görünür bir halde olmaması için kesi, göz kapağı katlanma çizgisine yapılır. Üst göz kapağı estetiği ameliyatından daha iyi sonuçlar alınabilmesi için alın germe ve kaş kaldırma operasyonları ile kombine edilmesi mümkündür.

Elmacık kemikleri üzerinde bulunan yağ yastıkçıkları yaş almaya ve yer çekiminin etkisine bağlı olarak aşağı doğru yer değiştirir. Bunun sonucunda alt göz kapağının altında çökme ya da ağız kenarındaki gülme çizgilerinin derinleşmesi gibi yaşlanma belirtileri ortaya çıkar. Bu ihtiyaç sonucunda alt göz kapağı estetiği prosedüründe ilk olarak elmacık kemikleri üzerinde konumlanmış haldeki yağ yastıkçıkları endoskopik yöntemle yerine asılmaktadır. Bazı durumlarda bu işlemin ardından alt göz kapağına bir başka işlem uygulanmasına ihtiyaç duyulmayabilir. 

Ancak bu işlemin ardından sarkma ve torbalanma bulguları ortadan kalkmazsa kirpiklerin altından ameliyat kesisi yapılması gerekir. Yapılan kesinin ardından cilt kaldırılır ve bölgedeki yağ paketçiklerinin göz çukuruna yayılması sağlanır. Fazla deri ve kas kesilerek çıkarılır, operasyon tamamlanır. Bu operasyonun ardından göz altındaki çöküklüğün devam etmesi durumunda göz altı yağ enjeksiyonu prosedürüne ihtiyaç duyulabilir.

İyileşme Süreci

Göz kapağı estetiği ameliyatından sonraki ilk iki gün alt ve üst göz kapağında ve çevresinde şişme meydana gelmesi söz konusu olabilir. Oluşan şişliklerin ve morlukların azaltılması için operasyondan sonraki ilk gün buz uygulaması yapılabilir. Hızlı ve sağlıklı bir iyileşme sürecinin yaşanabilmesi için doktorun reçete ettiği ağrı kesici, antibiyotik ve şişlik azaltıcı ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır. Bu süreçte gözdeki kuruluk hissinin ve batmanın giderilebilmesi için göz damları ile koruma sağlanması mümkündür.

Hastanın operasyondan sonraki ilk hafta boyunca başı yukarıda olacak şekilde yatması gerekir.  Genellikle 5.günden itibaren morluklarda ve şişmelerde azalmalar fark edilir hale gelir. 14.-16.günde genellikle tamamen kaybolur. Göz kapağı estetiği ameliyatını takip eden 3 hafta süreyle aşırı yorgunluktan ve ağır egzersizlerden kaçınılmalıdır. Bu süre içinde rüzgara ve güneş ışığına karşı duyarlılık arttığı için güneş ışığına doğrudan maruz kalınmamalı ve güneş gözlüğü kullanılmalıdır.

Riskler Nelerdir?

Göz kapağı estetiğinin riskleri arasında; 

  • Enfeksiyon,
  • Kanama,
  • Gözleri kapamada zorluk,
  • Diğer göz kapağı sorunları,
  • Gözlerde kuruluk ve tahriş,
  • Fark edilir yara izi,
  • Göz kaslarında zedelenme,
  • Geçici olarak bulanık görme,
  • Nadiren görme kaybı,
  • Anestezi ile ilgili riskler,
  • Kan pıhtıları dahil olmak üzere ameliyatla ilgili riskler sayılabilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Yaş Sınırlaması

Göz kapağı estetiği genellikle 35-70 yaş arasındaki kişiler uygulanmakla birlikte ihtiyaç duyumunda daha erken yaşlarda uygulanabilir. Bunun yanı sıra ameliyat kararı yapılan değerlendirmelerden sonra kişi özelinde verilmelidir.